29 Nisan 2017 Cumartesi

''KELİMELERİN GÜCÜ''

Düşüncelerimin odak noktası hep insanlar oldu bu zamana kadar. Ne kendimi bu kadar düşündüm ne de hayatı... Gözümü gecenin sessizliğiyle kapatırken bile o sessizliği bozan biri oluyor. Sabah gözümü açtığımda sadece dinliyorum sokağı. Kuş sesleri başlıyor önce, sonra yavaş yavaş ayak sesleri çoğalıyor. Kendimi eve kapatmaktan hoşlanmıyorum ama yalnız kalmak için kaçarken kendimi yine evde buluyorum. Ormanın en kuytu köşesinde veya bir dağın tepesinde... Yalnızlığım bi şekilde bozuluyor. Korku değil bu, kalabalığı da severim yeni insanlarla tanışmak çok hoşuma gider hatta. Yeni yüzler görmek, farklı hikayelere tanık olmak,... Her tanıştığım insanın beni yaralama, üzme, kandırma potansiyeli olduğunun farkındalığıyla başta buz gibi soğuk gelebilirim. Sadece kendimi korumak istediğimdendir bu tavrım. Bu zamana kadar hayatıma giren herkes bana bir şey kattı. İyi-kötü farketmez, Bu vücudun mikrobu tanıdıktan sonra oluşturduğu savunma mekanizması gibi bir şey. Önce tanıyorsun, ne olduğunu anlamaya çalışırken o boşluk acıyla doluyor ardından kendini kurtarıyorsun ve aynı mikroba karşı bağışıklık kazanıyorsun. Bu yüzden kimseye karşı  bir nefretim ya da kinim yok. Kötü de olsa herkes bana bir şeyler kattı, kazandırdı. Fikirlerim zamanla olgunlaştı. Derdine ortak olduğum onca insan, yaşadıklarına bizzat şahit olduklarım bazılarını ben yaşadığım ve hepsinden güzel dersler çıkarttığım anlar... Hepsi aklımın bir köşesinde duruyor, kalbimin de en acı yerinde... Hep ben yara almadım tabii ki, kalbini kırdıklarım da oldu zaman zaman. Fakat en kısa zamanda farkedip bu hatamı düzelttim. Başkalarından da beklediğim buydu işte. Yeter ki hatasını farketsin, gelsin konuşsun istedim. Nitekim öyle de oldu çoğu zaman.
Hayatın çok kısa olabileceğini anladığınız o an her şey o kadar basit geliyor ki. Kırgınlıklar, küslükler hepsi çok basit şeyler. Konuşarak halledilebiliyorsa eğer ve hala o sorun geliyorsa bize asıl sorun kendimiz oluyoruz aslında. Konuşmak zor değil, kelimeler parayla satın alınmıyor. Düşüncelerimiz bize ait, karşı tarafa hissettiklerimizi hissettirmek ise paha biçilemez. Hayatında cesur olduğu kadar ikili ilişkilerinde de cesur olan insanları seviyorum bu yüzden. Tutmayacaksın içinde hiç bir şeyi ve her şeyi patır patır söyleyeceksin karşındakine ne hissediyorsan, ne düşünüyorsan. Kırmadan, incitmeden, kelimelerin naifliğine sığınarak, ses tonunu ayarlayarak ve kalbini bütün saflığıyla karşındaki insana açarak. Konuşarak halledilmeyecek bir şey yok neredeyse, yeter ki konuşun sorunun en derinine inin ve yavaş yavaş tekrar inşa edin ilişkinizi. Bu sefer daha sağlam olacağına eminim. Aralarda hala endişeyle koyduğunuz tuğlalar varsa yine sağlam olmayacaktır. Bir yere kadar götürür bu sizi. Cesur olun ve o tuğlayı yerine oturtana kadar çabalayın. En azından çabaladım dersiniz.
İçinizdekileri, aklınızda dolanıp duran düşünceleri dilinize ya da en azından kaleminize dökmeniz dileğiyle...



--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

- Pinhani - Nehirler Durmaz - https://www.youtube.com/watch?v=GVCaYj82NXg
- Birileri - Halledebilirdik - https://www.youtube.com/watch?v=k9PB27SWs3Y
- Lana Del Rey, The Weeknd - Lust for Life - https://www.youtube.com/watch?v=35cTIXoBnuw

1 yorum:

Öne Çıkan Yayın

'ELALEM NE DER?'

Eminim sizin de annenizin, babanızın, akrabalarınızın sizin çok heveslendiğiniz bir şey için, sizi engellediği zamanlar olmuştur. Çünkü '...