21 Kasım 2016 Pazartesi

KARARLAR

Merhaba arkadaşlar! Bu blogdaki ilk yazım olucak. Umarım sizde bu yazının içinde kendinizden bir şeyler bulursunuz. İlk yazım kararlar hakkında olucak.
KARARLAR... Evet kararlar. Şu anda bulunduğumuz durumun nedenleridir. Aldığımız/verdiğimiz kararlar, bazı sonuçlar doğurur. İyi veya kötü. Karar almak ve vermek diyorum çünkü hayatımıza dair kararlar alırız, seçeneklere göreyse kararlar veririz. Çoğu kararımızdan pişman olduğumuzdaysa en çok kullandığımız kelime olan "keşke" çıkar ağzımızdan. Bu kararların dereceleri de vardır tabii ki. Mesela bir kıyafet seçerken keşke diğerini alsaymışım diyebiliriz ama bu hayatımızı büyük ölçüde etkileyen bir 'keşke' değildir. Karar vermeye ise çok küçük yaşta başlarız. Sanırım çoğumuzun ilk iki seçenekli ve karar vermekte en çok zorlandığı soru: " Anneni mi babanı mı daha çok seviyorsun?"dur. Buna benim cevabım "ikisini de" olmuştur hep. O zaman 3. Bir seçenek yaratabiliyorduk kendimize. Ama büyüdükten sonra bir sorunun sadece bir cevabı olduğunu öğrendim. Buna sınavların da çok çok büyük bir katkısı oldu tabii ki 😁 18 yaşımdaki en büyük karar aşaması ise üniversite sınavı sonuçları açıklandığındaydı. Çok fazla seçenek vardı ve hangisinin ne gibi sonuçları olacağını bilmeden bir karar vermem lazımdı. Tabi başka bir seçenekte tekrar hazırlanmaktı ama bazı problemler olduğu için o seçenek benim için çoktan devre dışı olmuştu. Ailemin sürekli bizimle kal baskısı da karar vermemi ekileyen etmenlerdendi. Kararım özgürce olmayacaktı. Ya izmir ya da Denizli. Tek başıma bir yere gitmemi istemiyorlardı ama tek başıma karar vermemi de engelliyordu bu. Ve tercihleri yaptik. Yaptık diyorum çünkü onu da tek başıma yapamamıştım. Tabii ki sonucunda Denizli de kalıyordum. Henüz yanlış ya da doğru bir sonuç elde etmedim ama çokta pişman degilim. İzmire gitmeden beni nelerin bekleyeceğini bilemem sonuçta. Şimdi Üniversitedeyim. Ders seçiminde bile karar vermem gerekiyor. Üniversiteyi bitirdiğimde iş adına karar vermem gerekicek. Gün içinde verdiğim küçük kararları saymıyorum bile. Fakat en önemlisi de verdiğimiz kararlardan pişman olmayacağımızdan emin olmamız gerektiği. Bunu her zaman bilemeyiz, hatta bazı şeylere mecbur kalıp istemediğimiz bir karar alabiliriz ama verdiğimiz kararların iyi ya da kötü, arkasında olmamız lazım. Kötü sonuçları olduğunda alternatif yollar bulmamız lazım. Bu bizim hayatımız ve bizim kararlarımızla yön buluyor.


1 yorum:

Öne Çıkan Yayın

'ELALEM NE DER?'

Eminim sizin de annenizin, babanızın, akrabalarınızın sizin çok heveslendiğiniz bir şey için, sizi engellediği zamanlar olmuştur. Çünkü '...